Suriye’deki iç savaş 13 yılını geride bırakırken Türkiye’ye gelen göçmenlerin resmi mültecilik hakkı hala tanınmadı. Geçici statülerinin artık bir gerçekliği kalmadı.
Hükümet tarafından İç savaşın kısa süreceği ve geri dönüşün çabuk olacağı beklentisi göçmenlere yönelik politikaların da geç hayata geçirilmesine neden oldu. Suriye’de eğitimine devam ederken savaş nedeniyle göç etmek zorunda olan çocukların eğitime devamlılığı azalırken maddi koşullardaki değişiklik çocukları çalışmaya mecbur bıraktı. Türkiye’de doğan mülteci çocuklar ilk öğretimi bitirme yaşına geldi.
Ebeveynlerini savaşta kaybeden çocukların durumu ise yönlenmek zorunda bırakıldıkları iş yerleri oldu. Ülkenin çeşitli yerlerine dağılan bu çocuklar tarım, hayvancılık, tekstil, sokak mendil satmak, karton toplamak gibi enformel işlerde çalışmaya koyuldular. Sermaye sınıfı ucuz emek gücü olarak bu durumu kendi lehine çevirirken ayrımcılık yerli çocuklarla mülteci çocuklar arasında da yapılıyor. Mülteci çocuk işçiler kendi yaşıtlarının aldığı ücretten daha düşük ücretle çalıştırılmaya devam ediliyor.
Suriyeli çocukları tehdit eden en önemli başlıklar arasında çocuk işçiliği de bulunuyor.

Kaynak: https://www.unhcr.org/56cad5a99.pdf
TÜİK’in 2019 yılında yayınladığı çocuk işçiliği raporunda 720 bin çocuk işçi arasında yer almayan mülteci çocuk işçilerin kayıtsız çalıştırmalarının verilerde yer almayışlarında etken olduğu gibi gerçek sayılarla açıklanan rapor arasında çok büyük bir açının ortaya çıkmasının istenmemesinden kaynaklandığını söyleyebiliriz. DİSK 2020 yılında yayınladığı raporda çocuk işçi sayısının 2 milyonu geçtiğini açıkladı.
İsrail ve İran arasında yaşanan gerilimin bölgesel savaşa dönüşmesi durumun da yeni bir göç dalgasına neden olacağı aşikâr. Ortadoğu’daki savaş ve işgaller nedeniyle en fazla göçü alan ülke olarak Türkiye’nin hali hazırdaki mültecilerine yasal haklarını tanıması gerekir.
Savaşlardan en fazla etkilenen çocukların yaşamda kalabilmek için uğradıkları sömürüye yenilerinin eklenmemesi için barışı savunmak bugünkü mülteci çocuk işçilerin haklarını savunmak kadar önemli.