Mehmet Tanlı
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Güncel
  4. KAYYIMLAR DEMOKRATİK DEĞİL VE ÇÖZÜM OLAMAZ

KAYYIMLAR DEMOKRATİK DEĞİL VE ÇÖZÜM OLAMAZ

featured

Türkiye’de gündem baş döndürücü bir hızla değişiyor. Daha on gün önce PKK lideri Abdullah Öcalan’dan, Meclis’te örgütünü lağvetmesi istenen ülkede, dört gün önce İstanbul Esenyurt İlçesi Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in sabahın çok erken saatlerinde yatak odasında gözaltına alınması ve dün de Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atanmasıyla siyaset yeni bir boyut kazandı.

Barış sürecinden, yeni açılımdan kayyıma giden bir süreç yaşıyor ülke. İktidar ne istiyor, ne bekliyor Kürtlerden ve kanaat önderlerinden?

Bu nasıl bir açılım?

Türkiye siyaseti, geçmişten hiç ders almamış görünüyor. Siyaset, yönetme ve sorun çözme sanatıdır. Ama izlenen yol tam tersi. Siyasi hilelerle, iktidarda kalmak için her şey yapılamaz. Mutlaka hukuk içerisinde kalınmak gerekiyor. Türkiye’de toplumdaki kutuplaşma, kamplaşma bu politikalarla daha da artacaktır. Bunun da kimseye, ülkeye hiçbir faydası olmaz. Türkiye’yi iç çatışmalara, yeni siyasi cepheleşmelere sürükler.

Ülke yeni siyasi dinamiklere gebe ve çok zorlu bir sürece girmiş görünüyor. Türkiye’de maalesef siyaset provokasyondan besleniyor. Siyasetçiler, halka ve seçmenlere vaat edebildikleri, özellikle yoksul kesime her şeyin daha iyi olacağı umudunu verebildikleri ölçüde var olurlar. Kürt sorunu bunların en önemlilerinden birisi ve belki 100 yıldır devam ediyor. Son 40 yılda 40 binin üzerinde insanımızı kaybettik, milyarlarca para silah, savaş, teröre karşı harcandı. Sorun çözüldü mü? Hayır.

Halkın oylarıyla seçilmiş yerel yöneticileri görevden almak ne kadar demokratik ve hukuka uygun? Siyasetin işleyişini belirleyecek olan, halkın kalitesidir; siyasete katılım derecesidir. Biat, itaat kültürüyle büyümüş, “birey ya da kendi” olamamış insanlar için umut ve korku daha etkilidir. Geçim sıkıntısı, yoksulluk yaşayan insanlar çaresiz olunca, özgürlüğünü kaybetme korkusuna kapılınca o derece mücadele ve gerçeklerden koparlar.

Türkiye’deki siyaset, sistem yönetenlerin kendilerinin dahi uymadığı ama ısrarla kullandığı, ne yazık ki içi boş söylem ve duygularla insanları bilim ve düşünceden uzak tutarak, istediği korku iklimini yaratıyor. O zaman oturup konuşmak lazım. Hayat, birlikte yaşama ve bir uzlaşma sanatıdır.

CHP’nin yeni Genel Başkanı Özgür Özel’in normalleşme çabaları da boşa gitti bu arada. Bu politikaları eleştirenler de bir yerde haklı çıktılar. Despotizm, devlet, yönetenlerin veya bir liderin sınırsız bir yönetim uyguladığı bir yönetim biçimidir. Günümüzde despotizm terimi, “güç ve zorbalıkla sınırsız yönetimi” tanımlamak için kullanılmaktadır. (Vikipedi)

Bu yol çıkmaz sokaktır; mutsuz bir toplum yaratır, barışı, kardeşliği ve birlikte yaşamayı tehlikeye atıp, ülkeye aidiyeti azaltır. Bu yanlış yoldan dönülmesi, ülkenin geleceği açısından en akılcı tutum olacaktır.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir