AKP tarafından hazırlanıp TBMM Başkanlığına sunulan Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Baro, bu kanun teklifine karşı bir imza kampanyası başlatarak, sahipsiz hayvanların korunması için mücadele etti. Baro tarafından yapılan açıklamada, yasa tasarısının sokak hayvanlarını keyfi olarak katletmeyi amaçlayan bir tasarı olduğu belirtilerek, üzerinde ciddi tartışmalar başlatıldı.
Açıklamada, hazırlanan yasa teklifinin, hayvan popülasyonunun kontrol altına alınması adı altında hayvanlara zulmetmeyi amaçladığı vurgulandı. Baro, yasal ve yasa dışı üreme konusunda herhangi bir düzenleme yapmayan tasarının uygulamaya konulması halinde, hayvan haklarının ciddi şekilde ihlal edileceğini belirtti. Ayrıca, hayvanları koruma yükümlülüğü olan belediyelere katliam yapma imkanı veren tasarının, kanun hükmünde bir utanç ve skandal olduğu ifade edildi.
Baro açıklamasında, yasayı uygulamayan bakanlık ve belediyelerin sorumluluğuna vurgu yaparak, 20 yıldır görevlerini yerine getirmeyen siyasi iktidarın, hayvan haklarını hiçe saymasının kabul edilemez olduğunu belirtti. Hayvan popülasyonunun kontrol edilmesi gerektiğini ancak bunun katliam ve zulüm ile değil, hak ve adalet ilkelerine bağlı kalınarak yapılması gerektiği vurgulandı.
Son olarak, İstanbul Barosu, halkı bu haksız yasa tasarısına karşı mücadele etmeye ve sahipsiz hayvanların haklarını korumaya davet etti. Baro, sosyal medya üzerinden destek çağrısı yaparak, imza kampanyasına katılımı artırmayı hedefledi. Tüm hayvanseverleri, sokak hayvanlarının katledilmesine karşı durmaya ve adaletin yerini bulması için destek olmaya çağırdı.
Baro’nun bu tepkisi ve aldığı kararlar, sahipsiz hayvanların korunması için mücadele veren diğer kurum ve kuruluşlar tarafından da destek gördü. Toplumun geniş kesimlerinden gelen tepkiler sonucunda, yasa tasarısının gözden geçirilmesi ve hayvan haklarına saygı duyulması gerektiği yönünde baskılar artmaya başladı. İstanbul Barosu’nun bu mücadelesi, hayvan hakları konusunda toplumsal farkındalığı artırmaya ve adaletin sağlanması için önemli bir adım olarak değerlendirildi.
