İran su krizi ve Tahran’ın artan altyapı yükü, başkentin taşınması fikrini yeniden zirveye taşıdı.
Ülkenin idari ve siyasi merkezi olan Tahran, yıllardır süregelen kuraklık, aşırı nüfus yoğunluğu ve zemin çökmesi gibi kronik problemlerle boğuşuyor.
Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, başkentin değiştirilmesi teklifini Dini Lider Ayetullah Hamaney’e ileterek bu radikal adımı resmi olarak gündeme getirdi.
Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, özellikle 10 milyon civarındaki nüfusa sahip Tahran, Karal ve Kazvin şehirlerindeki su sorunlarının basit müdahalelerle çözülemeyecek kadar derinleştiğini vurguluyor.
Bu durum, İran başkent değişimi konusunu, sosyal medyada en çok konuşulan konulardan biri haline getirdi.
BAŞKENTİN KAYNAK TÜKETİMİ ENDİŞE YARATIYOR
Mevcut durumda İran’ın su kaynaklarının yaklaşık yüzde 25’i, tek başına Tahran metropolünde tüketiliyor.
Başkentin su ihtiyacının büyük bir kısmı barajlar aracılığıyla sağlanırken, özellikle yağışların azalması ve barajlardaki doluluk oranlarının düşmesiyle birlikte yeraltı su kaynaklarına olan bağımlılık tehlikeli boyutlara ulaştı.
Yeraltı sularının aşırı ve kontrolsüz kullanımı ise şehirdeki zemin çökmesi riskini artırarak mevcut altyapı sorunlarını daha da derinleştiriyor.
2040’ta su kıtlığı çeken ülke olacağız! Mevcut su politikaları kuraklığı önleyemez
YAĞIŞLARDAKİ CİDDİ AZALMA VE PEZEŞKİYAN’IN GÜNEY ÖNERİSİ
Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, ülkedeki kuraklık tehdidine uzun süredir dikkat çekiyor ve güncel verilerin vahametini gözler önüne seriyor.
Son dönemde kaydedilen verilere göre yağışlarda yüzde 60 oranında bir azalma yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, bu nedenle başkentin Basra Körfezi kıyısına taşınması gerektiğini dile getirdi.
Alternatif bölge olarak işaret edilen Hürmüzgan eyaleti, Cumhurbaşkanı’na göre açık denize doğrudan erişimi sayesinde ticaret ve ekonomik gelişim için önemli bir potansiyel sunuyor.
Bu stratejik değişiklik, ülkenin ekonomik ve lojistik odağını güneye kaydırmayı hedefliyor.
DAHA ÖNCEKİ BAŞKENT TAŞINMA GİRİŞİMLERİ
Başkentin değiştirilmesi önerisi İran gündemine ilk kez gelmiyor.
Eski İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani döneminde de bu konu kapsamlı bir şekilde tartışılmıştı.
Hatta 2016 yılında İran Meclisi, öneriyi incelemek üzere toplanmış, ancak yüksek maliyet öngörüleri ve yönetim içindeki bazı grupların itirazları nedeniyle somut bir ilerleme kaydedilememişti.
Uzmanlar, projenin on yıllar sürebileceğini ve yüz milyarlarca dolarlık bir yük getirebileceğini belirtiyor.
Felaket kapıda: Su yönetiminde sınıfta kaldık!
